- tegayyür
- (A.)[ ﺮﻴﻐﺕ ]değişme, başkalaşma.♦ tegayyür etmek değişmek, başkalaşmak.♦ tegazzî etmek beslenmek.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
TEGAYYÜR — Hâlden hâle geçmek, değişmek. * Bozulmak. * Zıt olmak. (Bak: Hâdis … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
sasığ — kokumuş, tegayyür eden su … Çağatay Osmanlı Sözlük
DELİL-İ İHTİRA' — Cenab ı Hakk ın yeniden icad ederek yarattığı şeylerden meydana gelen, kendi zâtına mahsus delil. Buna misâl olarak birini zikredebiliriz:(Cenâb ı Hak hususi eserlerine menşe ve kendisine lâyık kemâlâtına me haz olmak üzere her ferde ve her nev e … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HUDUS VE İMKÂN — Usul üd din ve İlm i kelâmın dâhi ulemâsının ve Hükemâ i İslâmiyyenin gördükleri ve hadsiz bürhanlar ile isbat ettikleri hudus ve imkân hakikatları.(Onlar demişler ki: Mâdem âlemde ve her şeyde tegayyür ve tebeddül var, elbette fânidir, hâdistir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HÂMİDE — Uzun müddet geçmesi sebebi ile rengine tegayyür ve siyahlık gelip eskimiş olan. * Nebatsız kuru yer. * Yanmış kül olmu … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
SIRAT-I MÜSTAKİM — En doğru yol, İslâmiyet yolu. Hak yolu. Allah ın râzı olduğu en doğru yol. Peygamberlerin, evliya ve sâlihlerin, sıddıkinlerin gittikleri meslek.(Sırat ı müstakim, şecâat, iffet, hikmetin mezcinden ve hülâsasından hasıl olan adl ve adâlete… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
SÜHAM — Yabanda biten ot. * Yaz ısısı. * Sıcak yel. * Tegayyür, değişme. * Ziyan, zarar … Yeni Lügat Türkçe Sözlük